10’LARIN İZLERİYLE TÜRKİYE (100)

18.05.2024
...Dünden devam

1977 yılının 1 Mayıs'ı ise; bayram kutlamalarının yapıldığı Taksim meydanında yaşanan kanlı olayları ile hatırlanacak, bir demokrasi ayıbıdır.

60'lı yıllarda başlayan öğrenci hareketlerinin, ülkemizi sürüklediği kargaşa ortamı 12 Mart 1971 Askeri müdahalesi ile bastırılmaya çalışılmış, hiçbir zaman tasvip etmediğim bu müdahale sonucunda ülke demokrasimiz büyük bir yara almıştı.

İşte 70'li yıllarda yaşanan bu siyasi kargaşa ortamı, ülkemizi yöneten siyasilerin kurmuş olduğu koalisyonların yetersizliği ve ülke ekonomimizin önemli krizlerle sarsılması sürecinde; 1 Mayıs 1977 tarihinde Taksimde kutlanan işçi bayramında; 34 kişi hayatını kaybetmiş ve 136 kişi yaralanmıştır.

1 Mayıs 1977 tarihinde İşçi Bayramı'nı kutlamak üzere çeşitli illerden İstanbul'a gelen yaklaşık 500 bin kişi DİSK'in (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) organizasyonu ve önderliğinde Taksim Meydanı'nı doldurmuş; katılımın yüksek olması ve alana gelen işçilerin oluşturduğu kortejin uzunluğu nedeniyle miting de uzamıştır… Saat 19.00 sularında dönemin DİSK Başkanı Kemal Türkler alandaki konuşmasının sonuna geldiğinde; etraftan silah sesleri duyulmaya başlamış, alana bakan sular idaresi binasının ve o günkü adıyla Etap Marmara Otelin üst katlarından açılan ateş sonrasında, kutlamaya katılan insanlar panik içinde sağa, sola kaçışmaya başlamışlardır.

Meydan da yaşanan bu panik devam ederken, kalabalığın arasına giren panzerler; kitleleri sıkıştırarak, Taksim meydanından, Kazancı yokuşuna doğru yönlendirmeye, o yöne doğru sıkıştırmaya başlamışlar, Bu arada kalabalığa doğru ateş açılmış, ancak polis; ateş açanları yakalamak yerine, kalabalığı dağıtmak amacıyla insanların üzerine saldırmaya başlamışlardır. Bu arada, Kazancı Yokuşu'ndan aşağıya doğru kaçmaya çalışan kalabalığı daha da korkutmak için bir ateş daha açılmış, insanlar panzerlerin altında kalarak, birbirini ezmek pahasına kaçışmışlardır.

Bu acı olayda; 28 kişi ezilme, ya da boğulma nedeniyle, 5 kişi açılan ateş sonucunda ve bir kişi de panzer altında kalarak yaşamını yitirmiş olup, 130 kişi de yaralanmıştır. Olaydan sonra 470 kişi gözaltına alınmış, fakat hiçbirisinin olayla bağlantısı olduğu yönünde bir kanıt bulunamamış, kalabalığın üzerine kimin, ya da kimlerin ateş açtığı ve bu menfur saldırının failleri bulunamamıştır.

12 Eylül 1980 Askeri Müdahale öncesinde yaşanan bu önemli olayın, 'kontrgerilla' tarafından askeri müdahaleye zemin hazırlamak amacıyla yapıldığı MİT tarafından dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'e rapor edilmiştir.

19 – 26 Aralık 1978 Kahramanmaraş Olayları:

Dönemin siyasal kargaşası ile körüklenen, 19-26 Aralık 1978 tarihlerinde Kahramanmaraş'ta Alevi-Sünni ayrımının tırmandırdığı sonu ölümle biten ve hiç istenmeyen olaylar yaşanmıştır.

7 gün süren bu olaylar sırasında, resmi verilere göre 150 Alevi vatandaşımız öldürülmüş, 200'ün üzerinde ev yakılmış ve 100'e yakın iş yeri tahrip edilmiştir. Bu acılı süreç; 19 Aralık tarihinde kent merkezindeki Çiçek Sineması'na o dönemin ender milliyetçi filmlerinden birisi olan, Cüneyt Arkın'ın başrolünü oynadığı 'Güneş Ne Zaman Doğacak' isimli filmi gösterimdeyken; saat 21.00'de patlayıcı madde atılması, olayların fitilini ateşleyen neden olmuştur.

Bu bombalama eyleminin, sol görüşlü kişilerce yapıldığını gören kalabalık sağcı bir grup ile Türkoğlu ilçesinden gelen bir grup ülkücü;  'Kanımız Aksa da Zafer İslam'ın ve Müslüman Türkiye' sloganlarıyla orada bulunan kalabalığı da coşturarak, Cumhuriyet Halk Partisi il merkezi, PTT ve TÖB-DER (Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği) binalarına saldırılmıştır.

Bombaların da patladığı bu saldırının hemen ardından, Ülkücü Gençlik Derneği mensupları, Ankara Ülkücü Derneğinden yardım talebinde bulunmuştur. Ertesi gün, Alevilerin yoğunlukla oturduğu, Yörükselim Mahallesi'nde bir kıraathane bombalanmıştır. 21 Aralık öğle saatlerinde, Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu isimli iki sol görüşlü Alevi öğretmen, silahlı saldırı sonucu yaşamlarını yitirmiş. O zamanki Kahramanmaraş valisi Tahsin Soylu, kente askeri güç gönderilmesini istemiş, ancak kabul görmemiştir.

Devam edecek...
"Siyaset" Diğer Yazılar